Telefon: 0324 237 9507
GSM:0541 212 61 20
E-posta: info@selektifmutizm.com

Otizm Nedir?

Tanı konulurken selektif mutizmin, otizm ile karıştırılması kabul edilemez. Böyle bir durum hem gereksiz yere çocuğun yakınlarını strese sokar, hemde uygulanacak yanlış terapiden dolayı terapisti ve çoçuğu bir açmaza götürür. Aşağıda kısaca otizm hakkında bazı bilgiler verilmiştir. Daha fazla bilgi için terapistinizle konuşabilirsiniz.

Otizim nedir?

Otizm, genel bir gelişim bozukluğu olarak tanımlanabilir. Bu bozukluk kısıtlı iletişim ve sosyal etkileşim ile ve yine sınırlı derecede, aynı zamanda da birbirini tekrarlayan stereotipik davranış örnekleri, ilgiler ve aktivitelerle karakterize edilir. (DSM IV 1994, American Psychiatric Association. In: Dodd 2007,1f)

Otizm terimi beyin ve sinir sisteminde meydana gelen birden fazla nörolojik gelişim bozukluğu ile ilişkilidir (1). Otistik bozukluklar kişinin içinde yaşadığı dünyayı ve çevresinde olup bitenleri anlamasını ciddi anlamda bloke ederler. Bu nedenle algılama ve empati kurma bozukluğu olarakta adlandırılır. Otistik bozukluklarda tamamiyle iyleşme mümkün olmadığından ömür boyu bir engellilik sözkonusudur. Otizm kendisini çok farklı formlarda ortaya koyduğu gibi semptomlar da büyük bir çeşitlilik gösterirler ve bazen birbirine zıt bir şekilde ortaya çıkabilirler. Bu yüzden de tutarlılık gösteren bir hastalık profilli sözkonusu degildir. Bu gerçeklik nedeniyle kesin tanı koymak ta zordur. Yinede ilk 30 aylık dönemde otizme özgü bazı işaretlerden söz edilebilir (2). Bebeklik çağına özgü tipik ve çok sık görülen özelliklerden bir tanesi yeni doğanlarda görülen çok sakin ve kayıtsız davranışlardır. Çevrelerinde olup bitenleri algılamıyor gibi gözükürler ve anne-babaya karşı herhangi bir tepki göstermezler. Bu durum özellikle anne-babalar tarafından sıklıkla rapor edilmiştir (3). Örneğin bebeklerinin yalnız olmalarına rağen hallerinde memnunmuş gibi gözükmeleri, anne-babayı yanına istemek gibi bir davranış sergilememeleri (ağlamak gibi) ve ebeveynelerle göz kontağı kur(a)mamaları ve onlara bakmamalarıdır.

Otistik çocukları ömürleri boyunca takip eden üç tane merkezi problem alanı vardır. Bunlar, ilişki kurma sorunu, dil bozuklukları ve güvenilecek bir şeye tutunmadır. Literatürde sıklıkla stereotipik davranışlar, gürültüye karşı hassas olma, kısa dikkat süresi, kendi kendine zarar verme ve alt ıslatma sekunder (temel) semptomlar olarak adlandırılır. Bunlar bütün otistik çocuklarda ortaya çıkmadığından merkezi sorunlara dahil edilmezler.

1. Dood 2007
2. Wing 1988, Amorosa 1992 in: Büttner, C. 1995
3. Kane, G.,Kane,J.f, 23f in: Erscheinungsbild mögliche Ursachen Tehrapie Angebote, Autismus

Selektif Mutizmi Otizmden Ayıran Özellikler

Selektif mutizmi, otizmden ayıran özellikler nelerdir?
Selektif mutizmi, otizm den ayıran özellikler aşağıda şematik olarak sunulmuştur. Bu farklıklıkları anne-babalar kolaylıklar gözlemleyebilir ve görüştükleri terapistlerine önceden bilgi verebilirler.

  Otistik Çocuklar (Selektif) Mutistik Çocuklar
Süreklilik, Tutarlılık
  • İletişim kurma yetenekleri zayıftır
  • Çevreden gelen uyarıcalara karşı tepkisiz durur, korkar ve geri çekilirler
  • Kendi ürettikleri görsel ve duyuşsal basmakalıplara öncelik verirler
Burada iki farklı yüz gözlenir, bir yandan

  • Sessiz, özenli, dikkatli, utangaç, düşünceli, içine kapanık bir şekilde suskun
    Konuşkan, enerji dolu, aktif, belirleyen (sözünün geçmesini isteyen), canlı, rahatlamış,
Duygusallık
  • Daha çok soğukturlar
  • Öz anne-babayla/ kardeşlerle dahi zor bir sekilde kontak kurarlar
  • Daha bebekken bile kaldırıldıklarında vucut duruşları serttir
  • Kendilerini güvende hissettikleri ortamlarda fazlasıyla duygusaldırlar ve kendisine yakın kişilere karşı (genelde anne) aşırı sokulgandırlar
Dil Gelişimi
  • Dil gelişimin bütün alanlarında bir gerilik gösterirler (nörolojık ve nöromotorik bozukluklardan dolayı)
  • Yazı dilleri gelişmeye kapalıdır.
  • Destekle veya işaret diliyle anlaşabilirler
  • Yazı dili yaşına uygundur
  • Genellikle yazılı anlatım sözlü anlatımdan daha güçlüdür
  • Destekle konuşma veya işaret diline ihtiyaç duymazlar